Damar Cerrahisi, tüm vücut damarlarının tıbbi ve cerrahi hastalıklarıyla ilgilenen bölümdür
Kalpten çıkan en büyük damar olan aortta oluşan yırtıklara diseksiyon denir. Diseksiyon aortun uzun süreli yüksek basınca maruz kalması sonucu oluşur ve yırtılma içten başlar.
Aort diseksiyonunun en genel belirtisi sırt ya da karında şiddetli “bıçak saplanır tarzda “ağrıdır.
Hayati tehlike içeren son derece acil bir durumdur. Hastaların yaklaşık % 30’ u hastaneye gelemeden hayatlarını kaybeder. Bu noktada damarın yırtılma yeri büyük önem taşır. Hastanın hemen ameliyata alınması gerekebilir Yırtılmış olan aort kısmı, yapay damar ile değiştirilerek tamir edilir.
Anevrizmanın büyümesi patlama riskini artırır. Bu nedenle damarın bu bölgesinin çıkartılıp yerine yapay damar konulması gerekir.
Anevrizma tedavisinde başlangıçta, kan basıncını azaltmak, kan damarlarını rahatlatmak ve patlama riskini azaltmak için ilaç tedavisi kullanılabilir.
Anevrizma vücuttaki tüm damarlarda olabilir; ancak, en sık aort damarında görülür. Hipertansiyon, sigara kullanımı, enfeksiyonlar, travma ve genetik yatkınlık, kokain vb. uyarıcı maddelerin kullanımı anevrizmaya yol açan nedenlerin başında gelir.
Anevrizmalar yıllar içinde belirti vermeden sinsi bir şekilde oluşabilirler. Şikayete yol açarsa şiddetli sırt/karın/göğüs bölgesinde batıcı tarzda ağrı, düşük tansiyon, baş dönmesi, bulantı/kusma, nefes darlığı gibi yakınmalar olabilir.
Aortun bacakları besleyen dallarının başlangıç kısımlarında yerel daralmalar oluşabilir (yağ ve kolesterol birikimi sonucu). Bu darlıklar bacaklarda önemli derecede beslenme bozukluğu yapıyor ise bacaklara giden kan akımını artırmak amacı ile köprüleme (by-pass) ameliyatı yapılabilir.
Çoğu genetik geçişli olmakla beraber ayakta durarak çalışan insanlarda (öğretmen, hemşire, doktor, garson vs.) görülme sıklığı daha fazladır. Kadınlarda erkeklere göre daha sıkça görülür ve yaş ilerledikçe varis oluşma olasılığı artar.
Erken evre hastalarda daha çok görüntü ile ilgili sıkıntılar olurken hastalık ilerledikçe bacakta ağrı, şişlik, hassasiyet gibi yakınmalar oluşur. Daha ileri evrelerde ise bacak cilt renginde koyulaşma ve pullanmalar ve hatta bacakta iyileşmeyen yaraların açılması görülebilir.
Tedavi hastaya ve hastalığın evresine göre yapılmalıdır.
Erken evre hastalıkta ve ameliyat riski olan yaşlı hastalarda sadece varis çorabı kullanılarak hastalığın ilerlemesi önlenebilir. Ayrıca özel ince iğnelerle damarın içine girilip özel maddeler verilerek damarın kapanması sağlanabilir (skleroterapi). Bu yöntem ayrıca radyofrekans ve lazer gibi özel aletlerle de yapılabilir. Hastalığın yaygınlığına göre birkaç seans uygulanır. Hasta işlem sonrası yürüyerek evine gidebilir, yatak istirahati gerekmez. 1-3 gün boyunca elastik bandaj ya da varis çorabı giymesi yeterlidir.
İleri evre hastalıkta standart ameliyat, köpük skleroterapi, radyofrekans ve lazer ablasyon yöntemleri uygulanabilir. Uygulanacak cerrahi yöntem hastaya ve hastalığın evresine göre seçilmelidir. Varisli damarların çıkarılması şeklindeki cerrahi yöntem en ileri evre hastalıklarda kullanılan bir cerrahi yöntemdir vücut için herhangi bir zararı yoktur. Derindeki damarlar aynı vazifeyi görecektir. Bu yöntemlerin hepsinde hastanın bir gece hastanede yatması yeterlidir. 7-10 gün içinde normal yaşama dönülebilir.